29 Ağustos 2011 Pazartesi

Kıssadan Hisse Zamanlar - 4

Ucu bucağı bulunmayan,
Güneşin ve ayın çok iyi anlaştığı,
Gündüz vakitleri;
Ağaçların arasından sızan su ışıklarıyla oynandığı,
Tüm renkler süzülürken gözlerimin önünde,
Bir yandan da rüzgarla cilveleştiği,
Bir tabloyu anlamak ister gibi uzunca baktıran,
Gece vakitleri;
Gökyüzünü parlak bir siyah göğün kapladığı,
Koca bir ay ve sayılamayacak kadar çok yıldızların parladığı,
Suyun en asil siyah kıyafetini giyip, süzüldüğü,
Ateş böceklerinin otlar arasından belirdiği,
Dilekler yüzünden yıldızların kaymadığı,
Kuşların göçmek için sebebi bile olmayan,
Köksüz bir ağaç gibi sonuna kadar yaşanılan,
Karanlıktan kimsenin korkmadığı,
Yağmur ıslatırken her yeri kaçmak için yer aranılmayan,
İnsanların kötü olmaya iten bir savaşı olmadığı,
Herkesin gelemediği, ama gelmek istediği,
Anlayacağınız;
Çok uzak rüyalardan yazıyorum şimdi.
Ne vakit gerçek zamanda olmak isterim meçhul.
Avam zamanlara karışmak değil niyetim.
Ellerimle kurduğum,sevdiğim gibi olmadığı sürece de uykuda bir yanım.
* Sözleri ve klibiyle tebessüm yaratıp, güzel bir hayale nakleden bir parça; Lady Antebellum "Just a Kiss"
** İyi bayramlar dilerim Sayın Okurlar. Bu bayramın, hatırladığınız en güzel bayram anınızdan daha da güzel geçmesi dileğiyle .


1 yorum:

İçimdeki Fısıltılar - 5

 ___ Gölgeli bir güne güneş doğuyordu.  Ben de sabrımın en uçlarında uzunca bir yürüyüş yapıyordum. Öyle ki güneş arkamdan tepemi ve omuzlar...