Bir kaç damla gözyaşı yüzümün her kıvrımına dağılırken, içimdeki üşüme gittikçe artıyor ve ben sahip olabileceğim en güçlü hislerle daha da sıkı sarılıyordum yorganıma. Şu sıra duyduğum hiçbir kötü haber şu durumdan daha acı bir duyguyu anlatmıyordu. Öyleydi belki de. Çekse üzerimden biri yorganımı, savunmasız kalıp daha mı çok üzülürdüm? Bilmiyorum ki. Belki de ayağa kalkmak zorunda kalırdım.
İkna etmeye meyilli bir cümle dönüyor etrafımda. İnandığım duaları tekrarlamak bile gözlerimi ikna edemezken, onların söylediği birkaç anlamsız cümle dindiremez ki acımı, nefretimi hiçbirşeyin sindiremediği gibi. Şizofren duygularla gözümün önünde hep aynı sahneler.
Düşünmemek için uğraşıyorum. Saatler ilerliyor. İlerledikçe gücüm azalıyor. Şuan tek isteğim; boş baktığım duvara sırtımı dönüp, derin bir nefes almak, sonrasında kirpiklerimi düşürüp uykuya dalmak.
09.12.10
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
İçimdeki Fısıltılar - 5
___ Gölgeli bir güne güneş doğuyordu. Ben de sabrımın en uçlarında uzunca bir yürüyüş yapıyordum. Öyle ki güneş arkamdan tepemi ve omuzlar...
-
İlk defa böyle bir yazı yazmak durumunda kalıyorum. Dün akşam kapımı çalan bir anneden bahsetmek istiyorum sizlere. İnternet kocaman bi...
-
............ Bir Cuma akşamını serdim yere... Üzerine yatıp, göğü karartmaya karar verdim. Bir anda.. Bana amade bir günmüş gib...
-
Akşam uyumadan önce aynı şarkıyı mırıldanıyordum, sabah aynı şarkıyla uyandım. Mutluydum gözlerimi açtığımda. Uzun zaman olmuştum. Koca bir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder