25 Temmuz 2013 Perşembe

Kıssadan Hisse Zamanlar - 46

___

Bir çuval arpa sarhoşluk..
Geceyarısını kovalamaya başlıyor saatler...
Sessizlik sadece can sıkıntısı sanıyorlar..
Öyle ki..
Herkes konuşuyor durmadan..
Ayaklarıma dolanan kedi bile..
Kulağıma fısıldıyorsun..

-Sev beni..
-Seviyorum seni.

Daha duymadığım bir sürü cümle.
Ismarlama olan herşey gibi..
O da eksik geliyor kulağıma..
Kalabalık şehirde duymak, diyorum..
Zor, diyorum..
Dudağımda muzur bir gülümseme.
- (ki muzur dersin ama ben böyle gülüyorum.)

Bakıyorsun gözlerime.
Alay ediyorum sanıyorsun bir an..
Gözlerim dikiliyor gözlerine...
Dakikalar bile ciddi o anda..
Koşuyor gece yarısına doğru..
Ben de aynı ciddiyetle yudumluyorum..

Bir çuval arpa sarhoşluğuyla..
Daha rahat dökülüyor içimdekiler..
Yalandan söyle deseler..
Diyemem bilirsin..
Arpayla karışınca ağzımın kapakları da açılır sadece.
Konuşuyorum karşında..
Duyduklarının cevabı gibi..

-Seviyorum seni.
-İlk kez sever gibi.
-Hep sevecekmiş gibi.

Her cümlede daha fazla parlıyor gözlerin.
Ay daha çok aydınlatıyor geceyi.
Saati arıyor ellerim..
Geceyarısıyla buluşmuş dakikalar.
Hep ciddi ve kararlı..
Ve bir o kadar sıradan..
Ellerim nerede?
Hay aksi..
Ellerim ellerinde..
__

* Yazmak, kendi isteğiyle gelen en yakın misafirim.. Bazen durmadan... Bazen kaybolarak.. Ama hep..

** Çok severken,çok istemeyi unutmayın.. En sevdiğim şarkılardan birini, enerjime sarıp sizlerle paylaşmak isterim.. Woodkid' den I love you.. Güzel zamanlar..

22 Temmuz 2013 Pazartesi

Kabus Notları - 14

__

Kusuyordu kadın cümleleri...
Nefes almadan..
Kımıldayan bir sürü görüntü.
Tüm beynindekiler can çekişiyordu.
Kurtarılmaya layık mıydı?
Kurtarılabilir miydi?
Düşünecek aklı kalmamıştı.
En ilkel haliymiş gibi.
Evcilleştirilmemiş bir hayvan gibi.

Yerdekiler renklerini kaybetmişti.
Kadın güçsüzce soluklanıyordu.
Duvar dibi dost oluyordu.
Sırtını yasladığı ama çaresiz.

Zili çalıyordu durmadan..
Sanki içeride biri varmış gibi.
Neden çalıyor? diye düşündü kadın.
Ölüm ne vakittir oturuyor bir evde?
Ölmek için bir yumru sesi mi gerekti?

Kadın ölmüştü.
Kustuğu o an yaşamını yitirmişti.
Ağız dolusu bir sürü yaşamak.
Tüm varlığını işte o an kaybetmişti.
Ölmüştü.
Emindi.
Alçalıp, yükselen bedeni yalan söylüyordu.
Banyoda biri bulana kadar bu tek gerçekti.
Kendi gerçeği.
Ona ait kalan tek ve ilk şey bu olmuştu.

Boşluğa fısıldıyordu durmadan.
Neden?
Neden?
Neden?
Durmadan..
Sayısı artan neden sorusu onu kurtaracakmış gibi...
__

* Yazamayacak zamanlar değil. Koşacak zamanlar belki de. Kendimle çok uzağa.
** Jehan Barbur' un Sarı albümünden Dinle parçası durmaksızın dinlenir mi? Evet. Dinlenir.

İçimdeki Fısıltılar - 5

 ___ Gölgeli bir güne güneş doğuyordu.  Ben de sabrımın en uçlarında uzunca bir yürüyüş yapıyordum. Öyle ki güneş arkamdan tepemi ve omuzlar...