Muse... Yeni nesilin Hollywood katkılarıyla tanıdığı, bizimse yıllar önce sevgimizi güzel şarkılarla perçinleyen grup. Radiohead' i nasıl göğsümüze bastıysak, Muse da aynı şekilde. Neden? Nedensiz 10 sene sonra yine onları dinleyeceğimizden eminiz çünkü.
Neyse biz gelelim yazının asıl konusuna.
Muse, beklediğimiz 6. albüm "The Resistance" la karşımızda. Duyurularını bol bol yaptığı, gerek tadımlık demolarla bekledik. Albümün bütünü olarak bakarsak, gerçekten iyi. Her Muse albümü gibi kısıkta değil, yüksek seste dinleyeceğiniz, bağrınarak eşlik edeceğimiz şekilde olmuş. Evet dinlerken rüzgarda kulağınıza tanıdık melodiler gelecek. Ama sorun yok, derin nefes alın.
Şarkı şarkı analiz yapmak istiyorum ama dinlemeden önce büyük önyargılarla dinlemenizi istemem. Ama yaşlı kadın modunda bazı uyarılarda bulunmadan geçemeyeceğim. Kısa kısa geçmek gerekirse;
1- Uprising: Daha şarkı başlarken anlıyorsunuz güzelliğini. Süper yükselişleri bağrınarak şarkı söylemeye itiyor. Muse u Muse yapan şarkılardan biri olacak gelecekte, demeden de edemem. Gözümde uçuşan bir sürü şeyler var nedense. Ayrıca sesiniz kötüyse yüksek sesle eşlik etmeyin evde falan. Dost uyarısı yahu:) (Neden bu şarkıyı New moon da duyacakmışım gibi geliyor.)
2- Resistance: Sakin girişi, süper nakaratıyla dikkat çekiyor. Ve evet bence de "love is our resistance" . Film müziği gibi böyle. Gelsinler abiler, klipleri benden hatta. Süper düşüncelerim var onlar için :)
3- Undisclosed desires: Güzel aşk şarkısı. Muse değil de güzel pop yapan abilerimizden biri mi söyleseydi ki. Yoksa bu bir alıştırma evresi mi. Pop mu yapmaya karar verdiler nan! diyor insan içinden.
4- United States of Eurasia (+Collateral Damage): Cık cık cık... Getirin bana
Bohemian Rhapsody imi, yine söyleyelim bağırarak. Direk es geçiyorum efendim.
5- Guilding light: İyi dinleyin. MJ in bir şarkısını anımsatmakta. Vasat gibi gibi.
6- Unnatural Selection: Süper bir bass ve karşınızda muse. Süper bir şarkı. Sanki işte biz buyuz der gibi. Tanımak istediğimiz grup bu diyorum. Komşuları unutmadan dinleyin.
7- Mk Ultra: Efenim sanırım Matt in söylerken ne kadar zevk aldığını fark etmişsinizdir dinlerken. Güzel bir başkaldırış.
8- I Belong To You: İyi bir giriş-bitiş, inişli çıkışlı bir düzende matt in kendinden geçmesi falan derken şarkı nasıl bitiyor anlamıyorsunuz.
*Güzel bir dipnot: Bu şarkıyı
sevgilisine yazmış. Kıskandık tabii.
9-10-11 Exogenesis -Symphony: Bu 3 parçayı huşu içinde dinlemek lazım. Gözlerini kapattığınızda farklı bir yerlerdede olduğunuzu hissetmek hiçte zor olmuyor. Mesela Part 1 (Overture) karanlıkta kaybolmuş, Part 2 (Cross-Pollination) kendinizi cenazedeymiş hissi veriyor. Part 3 (Redemption) e gelince, dinlerkende verdiği huzur, gereksiz mutluluk bir başka mesela.
Kısa apar topar yazılan bu yazıyı "Dinlemeden geçmeyin" der ve bitiririm.
*Gereksiz dipnot: Zaten hasta insan modunda olmama rağmen halen nasıl blog yazacağım diye uğraşıyorum. Üzerimde gereksiz bir hasta inadı zamanında yazdığım ama bir türlü tamamlayamayıp yarım bıraktığım yazıyı tamamlama arzusuyla yazdım.
*Hapşuuuuu....