13 Ağustos 2010 Cuma

?


Nasıl bir işarettir soru işareti?

Tek başınayken sorgulattıran, kendi kendine bölünüp çoğalabilen, çoğaldıkça insanı boğan. Belki de öldüren tüm hisleri. O kadar tehlikeli ki. Bu yüzdendir karşıma ne zaman çıksa cevap arayıp, yok etmeye çalışmam. Bulamadığımda ise savaşmak adına yıkıp, dökmem. "O an", aklıma düştüğü "o an" öğrenmeliyim. Yoksa? Yoksa önceleri hayatın akışında kendimi kaybettiğimi sandığım zamanlarda küçük bir uğultu, gün geçtikçe gece sessizliğinde net bir ses, daha da zaman aktıkça rüyalara ve sonunda sonu olmayan tüm kötü düşünceler. Kötü bir alışkanlık gibi. 1,2,3 ... Gittikçe çoğalan. Kendini kurtarıp, nefes almaya çalışmak yapılabilecek en son şey.

Aslında ne kadar net herşey değil mi? Soru işaretinin tek düşmanı, küçük bir nokta. Beni de rahatlatıp huzura kavuşturan şeydir, bir çoğumuz gibi. Soru işaretiyle başlayıp bir cümleye, noktayla bitirmek.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İçimdeki Fısıltılar - 5

 ___ Gölgeli bir güne güneş doğuyordu.  Ben de sabrımın en uçlarında uzunca bir yürüyüş yapıyordum. Öyle ki güneş arkamdan tepemi ve omuzlar...